AHMET AYDIN
Otuz Beş Can
Dualarla
Yollandılar yola
Ekmek parasına
Adettendir
Su dökülür arkalarından
Têz dönülsün diye, sağlıkla
Şeftali tüyü
Daha bıyıkları terlememiş
Tıfıl çocuklardı
Hayalleri, hikâyeleri
Gürül gürül akan
Çeşmeler gibiydi
Köşesiz aynaydı her biri
Çoğalacaktı sevgi
Gün döndü
Ufuk tunca evrildi
Damda, kapıda, eşikte
Yol gözlendi
Koptu gökyüzü
Üstümüzde patladı
Mehtap kana, kızıla boyandı
Söz yarım kaldı
Kitlendi dudak arasında
Zaman dondu
Zaman kan kesti dallarda
Bir kare fotoğraf kaldı
Aynı kadehte buluşur
Şarap ve kan
Pazarlıklar, kirli emeller
Ferman üstüne ferman
Vurdular bizi anêy
Otuz beş can
Geceydi
Gölgesiz, silahsız, savunmasız
Avlak kuşu değildik
Otuz beş can
Daha ödememiştim sana
Helal êt süt hakkını, emeğini
Paramparçayız
Bu can pazarında
Suskunluğumuz feryattı
Kulaklar tıkandı ağıtlarımıza
Türkülerde söyledik isyanımızı
Çığlığı olan, dinmeyen
Namlu yatağında demlenen
Bir acıyı yaşıyoruz
Rengi olmayan
Karşıya kaçağa gideriz
Canız, evladız
Aynı nehre akar gözyaşımız
Aynı buluttan nasipleniriz
Hediyeler veririz
Bir bakış özlem
Hediyeler alırız
Can pare, hasret elvan
Yer minderlerinde oturur
Çayı demli içeriz
Yiğidiz
Sevdalıyız
Öyle derin ki köklerimiz
Yüzükle değil
Canla, başla
Sevda ile bağlıyız
Vurdular bizi anêy
Otuz beş can
Geceydi
Gölgesiz, silahsız, savunmasız
Avlak kuşu değildik
Otuz beş can…