Asanatlar "şiirden sinemaya" 
A.VAHAP DAĞKILIÇ
Geçildi Zülfünden Sarkan Kilitli Kokulardan
Yüreğinizi
aşk şivesiyle söylenen şarkıların
doldurmasını istiyorsanız
ondan çıkan tüm yolları sevgi ile dokumalısınız.
Yorgun bir kızın serin düşlerinde aradım seni
Geçtim erimeyen karları, trenleri, garları
Sara nöbetli yankılanan sesleri… Ateş büyüttüm
Sonra, bozulan saçlarının büyümüş sıkıntılarından…
Hep aklımdasın
Bir, bildik iğde kokularıyla bize akan
Bir, anlam veremediğimiz bizden uzak
Yalnız bir orman türküsü oldun…
Ulaşamadım
Bir gün, aşk duruşlu bir destan
Bir gün, ihtiyar yorgun bir tarih
Yolumu şaşırdım, sende
Çıkanlara sordum, her köşe başında seni
Sana ait bütün adreslerde yoktun
İndim taş merdivenleri. Feri yitik gözlerim nemli
Ayaklarıma sarıldı denizin köpükleri
Ne kadar yanına gelmek istesem
Bir o kadar uzağına düştüm
Şimdi seninle sahilde olsak diyorum
Çok uzakta değilsin biliyorum
Onun için bekledim iftar düğünlerini, nar tanelerini
Onun için taşıdım omuzlarımda akan cümlelerini
Belki de ayaklarımın altındaki nehirlerin şaha kalkıp
Dizginlerini kırması bundandır
Her sabah sende kalktım, senle yattığım gibi
Ama her defasında bir önceki gün gibi
Yenilgilerle girdim bir sonraki güne
Işığım sende, karanlıklarım sende dondu
Ararken seni sordum
Akılları aydınlatmayan ve makasların kesmediği ışığa
Gördüm duvarlara yazılıp, yüze yansıyan sesleri
Kaşları taranmış dağları
Ve günahları arınmış aşkları
Ve yıkanan toprağı
Ovdum ellerimi
Anne çizen bir renkte gördüm tüm anneleri
Duydum baba diyen bir çocuğu
Oysa her kim baba dese bir yanım kırılırdı
Sonsuzu beyazla bekleyen babam gelirdi aklıma
Bir başka beyaz giydirdim sana. Duvaklarıyla
Beni beklemen için beklettim seni sahilde
Bütün maviler sen oldun
Aslında, biz seninle ayrı yerde dursak da
aynı yolda bekleyenleriz
Aynı mahzende yıllanıyoruz
Aynı yağmurda ıslanıp, aynı güneşi paylaşıyoruz
Aşklarımız aynı
Aynı şiirden geçiyoruz
Soğuk testilerde boşalan aynı bengisu ile nikâhımız
Paylaşıyoruz, esmer olan bu sahili
Dokundukça öfkesi kabaran denizi
Bakınca utanan gökyüzünü
Ve bir sancıyı, acısını unutarak…
Kol kola gelen dertleri
Kasım ortası bu akşamüstlerini
Ve bir bebeğin özlemini süte, tadını bilerek
Ve sevgiyi, tartarak paylaşıyoruz
Ama aşktı bizi yiğit kılan…
Geçildi Zülfünden Sarkan Kilitli Kokulardan
