EMİNEHATUN TOK
Dem
içli bir türkü yanıyor
bozgun yemiş bir kadın enkazını kazıyor
çocuk annesinin saçlarını tarıyor
kuyu boşalıyor gözlerimde
dolunay geceye küsüyor yüreğimde
Nemrut yanıyor ruhumda
Züleyha Yusuf'u arıyor düşümde
bıçak kanatıp duruyor
kan irine dönüyor
bu sır gizde saklı çözeceğim
taşın içini göreceğim
yüzüm ellerim silinecek belki
yol silinecek han silinecek
tütünü hevenk yaptılar
tütünü tütüne sardılar
tütünün ucunda daldılar
tütün yeşilde tütün sarıda gizlidir
ve mezar taşı kadar yalnızlık bizi beklemektedir
mezar taşı kadar yalnızlık bizi beklese de
it mezarı eşelese de
gözlerine umut ekmeyeceğim
seni bekletmeyeceğim