İLKNUR İŞCAN KAYA
Kefelerin Kadim Dostluğu
Kırçıllı terazi izledi kefelerini hayran hayran
Güzeli ahir ömrünün
Bestelerinin…
Toy zamanlarının kahır çekeni
Makine ruhların bilemediği…
Doldurdu hacmini güç denen sınırlı kap
Taşkınların yıktığı…
Dengelerin şaştığı yüce, baktı alçağa
Alçakta yücesi derinde seyredenin
Oysa aslı o yücenin…
Uzar bildi kendini
Uçtan uca ufuk çizgisi
İstikrarlı gidiş özverili duyguya
Nura…
Nar uzakta kırmızıya ilişmiş
Tutuştu saklı kendine…
Hassas yükleri ağır aksak taşıyan yolcu
Yol yok…
Sis serili ayak altı
Bata çıka bezeli sırmalı pamuklara…
Mor salkım döker çiçeğini…
Büyük sevgi tanımlı yolculuk
Can cana derin muhabbet kapları…
Kesip attı soğuk, sıcak bakışları
Aykırının notunda…
Kepenkler kalktı ışıl ışıl mehtaba
Çirkin çekildi kuytuya
Salındı boşluk ortasına
Düş karanlığına…
Kefeler el ele katıldı
Meşale ile yol gözleyen
Mutluluk girdabına…