Paldır Kültür

SATILMIŞ ÜMİT ÇETİNKAYA
Paldır Kültür
 
Kültürün akıl almaz bir hızla değiştiği zamanları idrak etmeye çalışıyoruz. Müzik piyasasının, çeviri dünyasının sarsıldığını görmekteyiz. Eğitim âlâtının ve de müfredâtının değişmesi sonrasındayız. Popüler kültürün ışık hızında içerik üretimi yaptığı mecralarla hayatımız sarılmış durumda. Özellikle sosyal medya kullanımında 4-5 saatlik barajların aşılması, normal görülür hale geldi.
 
Bu süreçte yapay zekâ çoğu alanda parmağını değil, yumruğunu ortaya koymuş durumda. Yapay ve zekâ kelimeleri tüm iş sahalarının yaygın kullanım alanı haline geldi.
 
OPENAI Firması’nın sahibi olduğu ChatGPT-4o’nun hayatımıza girmesiyle yapay zekâ sohbet motoru bizi görecek, davranışlarımıza ve ruh halimize arkadaş sohbeti tarzında yanıtlar verecek seviyeye ulaştı. Şaka gibi değil mi? Tabi sohbet esnasında şakalar da yapabiliyor artık bu mecralar. Kırk yıllık dostumuz gibi, muhatabıyla somut olarak henüz kahve içemese de kahve muhabbeti yapabiliyor artık. ChatGPT-4o’nun hayal dünyasını siz düşünün artık. Çünkü o artık düşünüyor.
 
“HER” isimli filmi izlediğimizde, yapay zekânın HER insana bir dostluk vadettiğini sezebilmişizdir HERhalde. Ayrıca Black Mirror ve Upload, Transcendence, Ex Machina vb. isimli yapımların içeriklerinde de insanla robot ya da insanla yapay zekâ etkileşiminin boyutlarını görebiliyoruz.
 
Pek tabiî küresel kültürün bu denli hızla ilerlemesi, değişmesi ve tüm dünya insanlarının birbirine kolayca ulaşabilmesi bazı şeyleri birbirine benzeştiriyor ya da yaklaştırıyor diyebiliriz. Artık bir tıkla her yerdeyiz ya da her yer ve hiçbir yer bize uzak değil artık. Yuvarlana sürüklene bir yerlere ulaşma çabası bizi, kültürümüzü de yuvarlak hatlarıyla yaşama durumuna dönüştürebilir.
 
Kültür yavaş yavaş oluşur. Mesela: “Gazete” bir kültürdür, “Televizyon” bir kültürdür; “Radyo” bir kültürdür, “Telefon” bir kültürdür, “İnternet” bir kültürdür, “Kitap ve Dergiler” bir kültürdür. Lakin: Dijital Platformlar şu an bir kültür müdür, yoksa kültür yiyiciler midir? Tartışılmalıdır.  
 
Borsa paldır güldür ilerliyor, altın ve döviz hakeza öyle, kripto-para ve bit-coin piyasası çok değil, ilerleyen yıllarda kredi kartlarının yerini alacak. Ekonomi yekten değişiyor ve zamanla farklı bir tarza bürüneceği de ortada.
 
Büyüklerimiz “Kem âlât ile kemâlât olmaz”, demişler. Peki, bir alet ne zaman kem âlât (kötü aletler) olur sorusu aklımıza gelebilir. Genelde hayatımızı kolaylaştıran bir şeyin, unsurun ya da teknolojinin bir bağımlılık haline gelmesi, zamanımızın çoğunu silip süpürmesi, onu bizim için kemleştirir diyebiliriz.
 
Doğal olarak insani yaşayışlara ve ilişkilere bulaşan, bu hızı alınmaz bambaşka dijital vebanın, paldır güldür bizi de ezebilecek, hasta edebilecek ya da en azından uyuşturabilecek seviyeye gelebileceğini tahmin etmemek güç değil.
 
Önümüze hazırca gelen, önü alınmaz bir şeyler “Paldır Kültür” gerçekleşiyor…
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir