Ben Bu Havaları Sevmezdim Eskiden

SELAHATTİN YILDIZ
Ben Bu Havaları Sevmezdim Eskiden
 
Ben bu havaları sevmezdim eskiden
Ne bileyim kapalı olunca bir kasvet çökerdi içime
Sanki her taraf çamur ve ayaklarım hep kirliydi
İçim hep kara bulutların kuytusunda kalmış
Ve sanki kış hiç bitmeyecek gibi gelirdi geldiğinde
Tek başıma bütün insanları izler gibiydim
Kimsenin de benden haberi yokmuş o sırada
Belki de tam da öyleydi
Kimsenin gerçekten haberi yoktu
 
Ellerde şemsiye sadece yağmuru ve karı değil
Kasvetli gökyüzünü de gizler gibiydi insanlar
Bense ne saçlarımın ıslanmasını ister ne de şemsiye taşırdım
Ben pek şemsiye taşımazdım zaten
Kapalı havanın griliği öylece kurulurdu içimin döşemelerine
 
Oysa ben o döşemeleri ne de güzel hazırlamıştım
Ne güzel misafirleri olacaktı
Bağdaş kurmayı hiç sevmedim ama
Bağdaş kursun istedim gelecek tüm güzellikler
Biriktireceğim özel insanlar otursunlar diye
Bilmiyorum ki döşemelerim mi eskidi
Rahat değil mi eskisi kadar
Neyse bu saatten sonra döşeme mi değiştireyim
Gelen buyursun gelsin biraz eski olabilir ama otursunlar işte
 
Evet ben bu havaları eskiden hiç sevmezdim
Şimdilerde güneş olsun olmasın farketmiyor
Sadece kırpılmış anıların hatıraları geliyor aklıma
Hani o kadar da kötü değil
Mesela şimdi eski bir telefon kulübesine yakınım
Hayır kulübe eski değil, eskiden bir kulübe vardı burada
Şimdi yerinde bir Kafe
Işıl ışıl
O zaman oralar karanlık ve her yer çamurdu
Gece yarısı polis görmesin diye gidip telefon açtığım kulübe
Adını bile farklı söylüyordum konuşurken
Kod adı vardı aramızda
Bir gece yine konuşmuştuk
Donuyordu ayaklarım
Benim ayaklarım hep üşürdü zaten
 
Ben eskiden bu havaları hiç sevmezdim
Adım bir ara muhbire çıkmış
Öyleydi işte
Hem yerin bilmem kaç dibinde onca dayak ye
Tazyikli suyun altında dakikalarca titre
Sonra da adın muhbire çıksın
Bu devlet bazen fazla seviyor insanı
İnsan çoğu şeyi silebiliyor ama şüphelerin kaydı öylece kalıyor
Çokta önemli değil aslında
Diyemiyor insan
 
Ben bu havaları eskiden hiç sevmezdim
Vardır bir sebebi öyle değil mi
Vurdumduymaz bir adammışım
Dünya yansa umurumda olmazmış
Pek de iddiam yokmuş
Peh!
Şu devirde bir iddiası olmamak kadar daha büyük iddia mı var?
Öyle olmuyor be kardeşim
Öyle olmuyor
İnsan gençlik aşkı yaşayacağı zamanda erken tanışıyorsa marazla
Erken görünce geç görülecek şeyleri
Hani derler ya
Çok da şey etmiyor insan bazı şeyleri
İnsanın sevmeye zamanı olmaz mı?
Olsa bile belin bükük, sis sarmış her yanı
Görüş mesafesi bir kalp mesafesi kadar
Olmayınca olmuyor işte
 
Hayat koşuyormuş
Ben koşmuyormuşum peşinden
İnsanlar yarış ediyormuş en yakınlarıyla bile
Herkes koşsun be kardeşim
Ne var sanki
Ben de yürümeyi seviyorum
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir