İSMAİL OKUTAN
Zamandan Muaf Sürgünlere
Fırtınayla savaşıyorum kasırga gibi eserek
Doruklarda kısrak kişnemeleri
Derinlerde su sesleri geliyor
Kurumsal bir düşmanlıkla savaşıyorum
Kumral bir öfkeyle
Kumral bir kıskançlık
Yavrusunu doğuruyor kumsalda umudun kucağında
Bir küheylanın gözlerinde doğuyor soylu bir heyecan
Kucağımda büyütüyorum yetim kalmış umudu
Doruklarda doru atlar alıyor beni
Ulaştırıyorlar beni sana dörtnala giderek
Ben bu fırtınayla savaşıyorum
Zamanla zalimleşen bir savaşçıyla savaşıyorum.
Zamanın derinliklerinde kaybolan
Direnişin çelik ruhunu kuşanan ruhum
Ruhunu rüzgâr gibi savuran bir savaşçıyla savaşıyor durmadan
Büyülü aynalar gibi sürekli yeni keşifler yapan
Zamandan muaf sürgünlere giderek
Hep süngülerin ucunda yaşamış bir ruhla
Hain bir savaşçıyla savaşıyorum.
Sürgünlerin içinde sürgün vermiş zamandan muaf bir savaşçıdır ruhum
Kim savaşabilir çelik zırhlı ruhlarla
Dağdan aşağıya doğru hızla ve hazla akan
Gürül gürül akan bir ırmak gibi akıyorum
Kalbim güm güm diye atıyor
Çilekeş bir direnişin içinde
Küpeştelere tutunmuş bir hayatın koynundayım.