Asanatlar "şiirden sinemaya" 
Ceylan Özgün Özçelik’in Kaygı Filmi Sinemalarda
Dünya prömiyerini Şubat ayında Berlinale'de yapan, Mart ayında gösterildiği South by Southwest Film Festivali’nden öne çıkan kadın yönetmenlere verilen LUNA Gamechanger Ödülü'yle dönen “Kaygı” filmi sinemalarda…
Kaygı; sinema yazarı, senarist ve yönetmen Ceylan Özgün Özçelik’in ilk uzun metrajlı filmi. Kaygı'nın başrollerinde Algı Eke, Kadir Çermik, Selen Uçer, Asiye Dinçsoy, İpek Türktan Kaynak, Kerem Kupacı, Nurcan Ülger, Dilşad Bozyiğit, Aram Dildar, Nihan Aşıcı, Nazan Kesal, Taner Birsel, Saygın Soysal var..
30 yaşındaki Hasret, taraflı bir haber kanalında belgesel kurgucusu olarak çalışmaktadır. Trafik kazasında kaybettiği müzisyen anne babasından kalan evde tek başına yaşamaktadır. Fakat bir dönemdir sürekli, aynı tekrarlayan kâbusları görmektedir. Kâbuslarından bir anlam çıkartmanın peşine düşer. Belleğinin derinliklerine inmeye çalıştıkça yaşam düzeni de yavaş yavaş alt üst olur.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ilk film yapım desteği alan filmin yapımcılığını İstanbul Film Prodüksiyon (IFP) üstlenirken, Armağan Lale (Filmada) ve Ceylan Özgün Özçelik (EHY Film) de ortak yapımcılığı üstlenmişlerdi. Filmi için Kısa Notlar
Kaygı filmi, başkarakteri Hasret üzerinden bu ülkede yaşayanların önemli bir kısmıyla özdeşlik kurmaya çalışıyor. Hikâyesiyle bugün yaşadığımız birçok sorunun duyduğumuz kaygıların aslında yıllar öncesinden bugüne devam ettiğini gösteriyor bize.
Tek TV adında bir televizyon kanalında çalışan Hasret içimizden biri. Hikâyesinde herkesin birilerine hesap vermek zorunda bırakılması, hesap vermek zorunda bırakılanların hesap soracağı haklılıkların unutturulmaya çalışılması cesur
bir dille anlatılıyor.
Kaygı, son derece doğru ve yerinde oyuncu seçimleriyle, hepimizin hikâyesi denilebilecek hikâyesiyle müthiş bir uyum içinde bütünleşen görüntü ve sanat yönetmenliğiyle, çok hareketli, akıcı ama karmaşık olmayan, duru kurgusuyla hem dokunaklı hem sürükleyici bir seyir keyfi sunuyor.
Elbette Ceylan Özgün Özçelik’in düne, bugüne ve geleceğe ilişkin bütün kaygılarımızı bu filmde çok cesurca ve ilk filmi olmasına rağmen çok ustaca anlatan yönetmenliğini de özellikle ve ayrıca anmak gerek.
