CAFER TURAÇ
Sarılı Giden
Beni bir sarı güvercine ısmarla, şarkılarımla gelsin
hafif sarı bir ölüm hafif sarı evlerde
parktaki solgun mühür, bu metropol öyküsü
sonradan uyacak masalımıza.
Bu tren erken kalksın, kampanalar vurmadan
adın tenimde kalsın gece boyu tesellim
tuhaf kanatlı martı, iki kere dalmasın
evimize giderken köşemizi seçerken
hiçbir şey aynı yerde kımıldamadan kalsın
şimdi değil, birazdan, aşk birazdan birazdan.
Karşında sen varsın, elinde kitapların
yana kaykılmış bayan, söyle bildiklerini
biz de içerdik sade, neskafeler, çaylar
ah! bir de o mustafa, mustafa ölmeseydi
ihtimal şu çınarla güzelleşirdi belki.
Beni bir de sarı kedilere ısmarla, hinlikleri de olsun
sokaklar beni sevmez ve kuzguni yarasa
yoksulum, son tayfayım bak ellerim üşümüş
gülüşüm yalnızlıktır hüzünlenmem de sensin
ben miyim o saçları kıyıda unutulmuş
ve denizin mavisi ve leyleğin sarısı.