İSMAİL OKUTAN
Acıyla Kestiğim Zaman Damarlarımı
Kalbini tuttuğu zaman ellerim
Ellerim, ah ellerim, ellerimden çıkılır netameline
Sevda denizinde vurgun yediğim zaman
Ellerim titreyip toprağına sarıldığı zaman
Beynim kelimelere, yüreğim aşka vurulduğu zaman
Sara nöbeti geçirdiğim zaman bu yüzden
Kalbim Kudüs’le çarptığı zaman
Anladım ki yaşamak direnmektir zorbalığa
Kalbi yerinden sökülmektedir
Direniş kalesinin surlarına tırmandığım zaman
Direnmek özgül ağırlığıdır sevgi halesinin
Kan tadı girdiği zaman ağzıma
Kutsal bir ateş yaktığı zaman kalbimi
Kutsal bir direniş başladığı zaman yeryüzünde
Arza yürüyüş başladığı zaman düşünce toprağında
Adamı adam yaptığı zaman bu aşk
En sevgilinin bütün sevenlerine mirasıdır bu sevda
Biliyorum, direniş alınyazısıdır zulüm coğrafyasında
Direnişin coğrafyasında ise ölümdür alınyazısı
Yaşamak aşkta direnmek, aşkla direnmektir zulme karşı
Acıyla kestiğim zaman damarlarımı bir gece vakti, acıyla
Buz kestiği zaman ellerim
Yüreğim direnişi miras bıraktığı zaman dünyaya
Çıplak yürek sevda denizine daldığım zaman
Anladım ki bu sevda miras kalmış yüreğime
Damarlarımdan boşaldığı zaman kanım
Beni hayatta tutuyordu bu sevda
Anladım ki aşk direnmektir, direnmek aşktır
Yüksek ateştir direnişi başlatan
Kahırdır ölü hücreleri uyandıran
Zeytinyağı ve incir gibi iksirdir kalbime
Kalpte yuva kurar her zaman bu sevda
Yüksek rekolteli bir mahsuldür direniş, harman zamanı
Acıyla kestiğim zaman damarlarımı, kanımı durduran
Sessizce, sensiz ve sevgisiz geçen zamanı donduran.