AHMET AYDIN
Aşka Çekilmiş Suskun Hançerim
Bahardı bana gelişin
Mezopotamya coğrafyasına
Bereketli topraklarına
Duaya benzerdi gözlerin
Bizi yeşil hatırla
Bir çocuğun saçlarını
Okşar gibi içten
Kimsesiz yetim başını
Kalbine dokundum
Bana cansuyu oldun
Bir bulut gibi
Üzerimden geçtin
Sahrama damla bekledim
Göğsüme şimşek indin
Ay'ın şavkından içtim
Bindiğin at değil
Saçlarını bıraktığın rüzgârdı
Yolun sonu buraya kadardı
Sustuk saçmadık kelimeleri
Vedamız sessiz bir bakıştı
Şimdi dolaşırım
Sağrılarında mahmuz yarası
Kalbimin kırlarında o atı
Yarası derin sessiz kanar dağlarım
Heybemde renkler
Aşklar anılar acılar var
Verdim rüzgârın yelesine
Omuzlarım yorgundur heveslerime
Şimdi hangi sulardasın
Hangi kapıda toynak tepersin
Hangi rüzgâra kanat açmaktır hasretin
Ben o sulardan çıktım ıslağım
Ben tuz ve deniz kokmayan
Sevdası sarı çatık kaşlı
Adsız bir dağlıyım
Aşka çekilmiş suskun hançerim
Sen hangi rüyada
Kalmışsın sabahsız bir uykuya
Uyanıp şaşkın bakınma
Dalmışsın derin karanlığa…