AHMET AYDIN
Aşkın Makamına Notayım
Dört beşik
Dört yürek
Ve çığlığı boğazlanmış
Dört koca destan
Mısralarım üryan alev
Mısralarım kanda
Nar parçası
Kanayan dört sevda
Verilmiş hükmümüz
Yakışıksız bir mısrada
Kırılmış kalem
Ecelimize
Dar zamanda…
…Ve aşk müjdelendi
Toprağın cenine cemre
Karanlığın kalbine
Kakmalı hançer indi
Berceste mısra güzelliğinde
Acıyı verdik nehirlere
…Ve söz verildi
Karar kılındı
Aşkın sonsuz yolculuğuna
Yârin yanağında
Yaş kuruyana
Anaların yaşmağında
…Ve sonra
Türkü olduk
Dağların dilinde
Ve yatık dağların
Ana sıcağı kucağında
Kurtlarla ceylanlar arasın
Nazar değmesin diye
Sevdalı ömrümüze
Ayet-el Kürsi
Taşıdık göğsümüzde
Cehennemi gördüm
Şahinlerin ateşle dansını
Diyarbekir zindanlarında
Dörtlerin gecesinde gülüm
Zindan kapılarına asılı mühürüm
Yine halaydayım
Çayda Çıra’yım
Acıda çığlığım
Namluda kederim
Böğürde hançerim
Kızların kına gecesiyim
Gelinlerin fideliğinde kasırgayım
Evladım
Dokuz ay kaç gün
Karnında yattığım
Anamın özlemiyim
Hasret kaldığı kokuyum
Babamın tütün kokan sabrıyım
Hayri'yim
Aşkın makamına notayım
Beni böyle okuyun
Bazen bulutlanır gözlerim
Benimle ıslanın.