NECATİ SARICA
Bekliyorum Mardin’de
Hasrete yaslandım
ekmek ile kan arasına konan gurbetçiliğin taşlarına
tanrıya giden yolların konak yerinde
Mardin’de benim kimsesizliğimden gelen
Acı vermektedir yoksulluğum
bu şehrin manası yürürken gönül evime
başka bir vakitte yaşar gibi
aşka bir vakitte
tanrıdan bir ışık olmadan olmayan
isyan iradesidir ve iman
Oysa ki isyan ne kadar da güzeldir bilseydiniz
hep yüzümüze vurgun düşerken
insanın yanılgısına karşı koyduğumuz
ve iman yolu ıstırap olan
ve ben sizin taptıklarınıza tapanlardan değilim
ve sizin yaptıklarınızda bir kader yoktur
işte siz bu yüzden insandan çok hayaletlersiniz
namertçe sergilediğinizin ismi olan zulümleriniz
Beni kapılardan kapılara kovduğunuz
ve ben her şeyden önce size hayır diyeceğim işte bu yüzden
siz ey gönülleri sağır kalpleri dilsizler siz ey zalimler
siz özgürlüğümün düşmanları
siz ey şirkin çocukları varlık ve oluşu bilmeden
o kadar çok iyi biliyorum ki sizi
Benim aşkım ve merhametim
sizin hayatınıza giremez
ve benim söylediklerim zalime karşı kahhar
ben isem yeri ve göğü sarsan zelzeleler
tanrıya giden yolların kesişme noktası Mardin’de
hasrete yaslanmış bir konaklama yerinde bekliyorum
Yüreğim taşana kadar beklerken
ekmek ile kan arasına koyduğunuz
gurbetçiliğin taşlarına yaslanmış bekliyorum
kurduğunuz bu zalim baloda maskeleriniz düşene kadar
isyanın ve imanın tokadı
yüzünüze çarpılana kadar bekliyorum
ve her dem taze tutup isyanımı
ve her dem aşkın ezanı ve aşkın namazıyla
ve her dem dualar içindeyim
Yeni baharlar gibi taze tuttuğum imanımla
aynalar tutmak için yüzünüze
hasrete ve isyana yaslandım
hasrete ve imana yaslandım
Bekliyorum Mardin’de
gelecek günlerin düşüreceği kirli yüzlerinizi
görürken yerlerde o günler gelince
zalimler için yaşasın cehennem diyeceğim
şimdiki zaman gurbete yaslanmış
bekliyorum Mardin’de