Mustafa Keloğlu

Ülkem Üşüyor Temmuz’da

MUSTAFA KELOĞLU Ülkem Üşüyor Temmuz’da   Soylu bir çığlık olup akıyor boğazımdan isyan hançeremde harf müfrezeleri dökülüyor gırtlağımdan şehadetin bir gül muştusu gibi çağırdığı kardeşlerimin gök ekin gibi biçildiği meydanlara akıyor.   O meydanlarda hep aynı …

Devamı...

Kaldım Buralarda

MUSTAFA KELOĞLU Kaldım Buralarda   Yorgun bir düş olup akıyor uykularıma şehir evler kara uğruların istilasında   Yağmur sonrası sokaklar kadar yalnız kara geceler kadar ıssız kalbim gecenin orta yerinde apostrof atılmış bir hece gibiyim   …

Devamı...

Ah Be Annem

MUSTAFA KELOĞLU Ah Be Annem   Sene ikibinonbir günlerden ondört aralık senin ellerin üşüyor annem benim yüreğim yanıyor   Seni çok özledim annem daha toprağa verirken bir ben biliyorum bunu bir Allah biliyor   Göğsümde kocaman …

Devamı...

Adsız Mezarların Duasız Çocuğu

MUSTAFA KELOĞLU Adsız Mezarların Duasız Çocuğu   Ben ki sesinin yankılarında boğulan kargışlanan öfkelerin girdabında savrulan adı yok, adsız mezarların duasız çocuğu   Gırtlağımda büyüyen sükutu bir muska gibi takıp göğsüme sürüyorum adımı meydanlara günahlarımı sürüyorum …

Devamı...

Babam

MUSTAFA KELOĞLU Babam   Babam sabahları seher yeliyle mesh ederdi yüreğini tarhana çorbasına kaşık sallar nasırlı elleriyle tutardı çakmak tarlanın yolunu dudaklarında hep aynı türkü ‘divane aşık gibi dolaşırım yollarda kız senin sebebine kaldım İstanbul’larda’   …

Devamı...

İnce Bir Sızı Var

MUSTAFA KELOĞLU İnce Bir Sızı Var   İnce bir sızı var sızan yüreğimin çeperlerinden   Kararıyor fotoğraflar kan sızıyor ellerime ılık ılık kandan kaleler örüyor zaman   Her harf çığlık çığlık dökülüyor dilimden ambulans diyorum abim …

Devamı...

Gece Örter

MUSTAFA KELOĞLU Gece Örter   Gece her kalbi örter kapatır tunç kapılarını kelimelerin yaşlı mütercim ki şerhsiz cümleler dokunmuştur duvarı yamalı köhne odalarda aşk bilenmiştir zırh diye kuşanmıştır kitaplar dibacesini dilsiz sevdaların   Bilirim bilge çınarlar …

Devamı...

Olmadı Bebeğim

MUSTAFA KELOĞLU Olmadı Bebeğim   Olmadı bebeğim kaleleri düştü babanın hırçın bir tayfun olup savurdu yokluk başı eğik başsız vücutlar önünde   Affet bebeğim karşılıksız bir çek gibi vuruldu arkası umutlarının kuş kanadı yüreğinde derin bir …

Devamı...

Hançeremde Nal Sesleri Yitik Ülkelerin

MUSTAFA KELOĞLU Hançeremde Nal Sesleri Yitik Ülkelerin   Hançeremde nal sesleri yitik ülkelerin gür naraları yankılanır yitik denizlerde leventlerin kalkan son gemiyim ummana son sefer kargışa, son yumruk kavgaya   Alkışlar gırla, hurraaa ben evimdeyim, yani …

Devamı...