Yeni Şiir Kitabı
Çiçekli Yazma
Hece Yayınları’ndan
Çıktı
Şair İsmail Karakurt’un yeni şiir kitabı Çiçekli Yazma Hece Yayınları’ndan çıktı.
Şairin dördüncü şiir kitabı olan “Çiçekli Yazma” son üç kitabından sonra yazdığı şiirlerden oluşuyor.
Temmuz 2018’de 128 sayfa olarak yayınlanan kitaptaki şiirlerden kitaba adını veren “Çiçekli Yazma” şiirini alıntıladık, aşağıda okuyabilirsiniz.
İsmail Karakurt; 1964 yılında Yozgat Sarıkaya Emirbey köyünde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Yozgat ve Kayseri`de tamamladı. Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Bölümünden 1989`da mezun oldu.
Yazmaya üniversitede okuduğu yıllarda başladı. Şiir ve yazıları Aylık Dergi, Albatros, Araf, Argos, Dergâh, Hece, Kanat, Kayıtlar, Kırağı, Kum Yazıları, Milli Eğitim, Palandöken, Yalnızardıç, Yedi İklim`de yayımlandı.
Şiirlerinde varlığın ve hayatın anlamı üzerinde yoğunlaşarak, coşkulu bir edayla; aşkı, ölümü, çocukluğu, bozkır saflığı ve dinginliğini, kendi kültürümüzün klasik ve taşralı katmanlarından devşirdiği unsurlarla yoğurarak, köklü bir ses, yeni bir hazla işledi. Temiz, yumuşak, masalsı bir dili var. Yazılarında ise şiir ve şiirin metafizik tartımları, çocukluk üzerine küçük açılımlar, içsel söyleşiler yapıyor.
İlk şiir kitabı Simurg (MEB 1992) ile Türkiye Yazarlar Birliği tarafından 1992 yılı şiir ödülüne layık bulundu.
İkinci şiir kitabı Mahrem Mecazlar (1999 Ankara) Hece Yayınları arasında çıktı.
Çocukluğum Bir Çocuk (MEB 2005), şairin üçüncü şiir kitabı.
Şiir Kitapları
Simurg (MEB 1992)
Mahrem Mecazlar (Hece Yayınları 1999)
Çocukluğum Bir Çocuk (MEB 2005)
Çiçekli Yazma (Hece Yayınları 2018)
İSMAİL KARAKURT
Çiçekli Yazma
Uzaklarda çiçek açar
Şu yalnızlığın erik ağaçları
Atlar yılkıda, turnalar göçüp gitmiş
Göçebeliğin ruhu kalmış bende
Ne kuşdilini bilirim
Ne de gücüm yeter rüyaları yorumlamaya
Kederden yontup sözcükleri
Susuyorum bir eski yağmura
Çiçekli yazmalar geçiyor gözümün önünden
Ah göynüm, çiçekli yazma değilsin ki
Yâr boynuna sara
Aynı şeyi okuyorum gurbetlerden
Nasılsa her yerde aynı okunuyor yara
“Turnamın kanadı bir sarı telden”
Gurbet dedikleri demleniyor efkâra
Bin ateş yankısı tahammülde
Yollara vurulmuş seferi olamadım daha
Saflık, ah yüce saflık
Şarkı söylemeye geldiğini mi sandın dünyaya
Dünyada mısın, ekinsin
Harman diye savururlar yıllara