LEYLA KARATAŞ
Demirin Üç Gözü
Nefes almalar hüzünlü
Kuş öldü yüreğimizde
Soluğu gitti ağaçların
Bir gül dalına sığınan dikene, sordular mı
Yaz, sağır sultanlar duysun
Kır memleket sevdasına bir kelam
Karnımızda burulan sancılar
Sahipsiz çocukluk gözlerini kapatıyor hiçliğe
Neydi onun adı faili meçhul mü
Unutulmayacaklar
Vuruldu dünya bir kin uğruna
Yazıyoruz gönül duvarlarına kuş kanatlarıyla
Gem vurulamayan açlık namluları
Oyun içinde oyun
Çoluk çocuk gençlik
Sardılar köpeklerimizi
Böldüler ekmeğimizi
Oysa açlık onların da derdiydi
İsyan
Sarsıldı toprağımızın insan temelleri
Günaha beş kala durmuş gerçek
Kim bilecek
Sorgusuz yana düşen yumrukları
Tüketildi başak dalları
Kim dikecek
Ekebilecek miyiz iki ucu talan tohumları
Biçtik diyelim
Hangi dam örtecek çıplaklığını yetimin
Ekmek arası yalan dilimleri
Gel etme, dişindeki oyuğa sor
Bu koku, bu har, bu zalim insanlar
Bağla kör düğümlerle bağla
Demirin üç gözünü
Kaşına kuytu düşmesin geleceğin