NECATİ SARICA
Duvarlar Büyürken İçimde
Eriyen kurşunun tadında bir mektup okuyorum
Tükenmeyen bir yokuşun başında duvarlara alışması
Ölen öldü ve ben kaybettim
Burada öğrendim kendime duvar gibi yaşamayı
Kapıları kapattılar beni aldılar silah bırakmış bedenime
Ey dedim, ey dünya, ey kader, ey
Biraz askerceydi öldürüşüm
Biraz aşk ve ihanetin çözülmemiş bilmecesi
Ele güne karşı ateş beslerken içimde güneşe karşı
Ekmek ile kan arasında konan taşları olunca gurbetçiliğin
Kısa sürmüş uzun bir yolculuğun yolcusuyum şimdi
Köşedeyim ve bir başımayım
Her gece son yatışım diye uzandığım ranzalarda yandığımdayım
Saatlerle
Çentik günlerle
Aylarla bir başımayım
Kışa ve yaza hazırlığım olmadan
Dört mevsimin solduğu akşamların ve sabahların arkasında
Tiyatroların sayımların ortasında
Görüş günlerinde bir başımayım
Üşümediklerimi ve yanmadıklarımı bilemediğim
Alıp başımı gidemediğim bu karanlık resimde öylesine yalnızım
Ölesiye yalnız demirler ve duvarlar büyürken içimde