Gökdemir’in Gizemli Şiiri

AHMET URFALI
Gökdemir’in Gizemli Şiiri
 
Sözlükler, şiir terimi üzerinde farklı tanımlar yapmakla beraber; sezgiye dayanan duygu, kaynaklı ahenkli sözler olduğu noktasında birleşmektedirler. Arapça olan şiir; bir şeyi inceliklerini kavrayarak bilmek, sezerek vâkıf olmak; uyumlu, ölçülü ve ahenkli söz söylemek, seziş, hissediş, sezgiye dayanan bilgi; duygu ve heyecandan kaynaklanan uyumlu, ölçülü ve ahenkli söz anlamlarını taşımaktadır.
 
Şiir terimi Türkçe’de  ‘’yır’’  kelimesiyle karşılanmıştır. Yır; duygu, imge ve düşünleri anlatış özelliğiyle dile getiren sanatlı söz, yazı, ezgi, türkü, nağme, koşma, koşuk, üzüntü, sıkıntı demektir. Görüldüğü gibi yır kelimesi müzikle şiiri yan yana kullanılmıştır. Batı dillerinde şiir (poem); yapmak, imal etmek, yaratmak anlamlarındadır.
 
Şiirin dili sanatlıdır, özeldir ve sırlarla doludur. Edebi sanatlar; mecaza, anlama ve söze dayalı olanlar hâlinde üç ana gruba ayrılır. Türk şiirinde kırk civarında edebi sanat kullanılmıştır.
 
Bu açıklamalardan sonra sözü, Nurkan Gökdemir’in ‘’Aşkumar’’ adlı şiir kitabına getirmek istiyorum. Şair, kitabında şiir kavramının ‘künhüne vakıf ‘ olarak pek çok edebi sanatı başarıyla kullanmıştır. Özellikle cinas ve tevriye sanatlarının pek çok örneği verilmiştir. 
 
Aşkumar’ın en belirgin hususiyetlerinden birisi, bekli de en birincisi kelimelerin yapısı ve anlamlarıyla oynanması ve yeni bileşik kelimeler türetilmesidir;
 
Oku, içre ben’i. (s.9), ipil/im giz öyküyle, tez buluşum içindi.(s.12), ve işte, belkili, son/umla. (s.16), belki bir unutumluk sır/zaman. (s.38), uyanır zaman pus/u, ve soyunur güneşe yaşam/ küsü tinler .(s. 42), Nâri çılgın yaralı bir sevda. (s.45),kod ad n/isyan. (s.61),  haydi döne ben biz’e. (s.69), yok’ta var’ın belki de. (s.86).
 
Şair tarafından türetilen kelimelere gelince; gülüstü, katrüstü, göküstü. (s.10), sıraayna,yitdem, düşyazgı,müjdecoşu. (s.12-13), sisgeçmiş. (s.31), akkızıl. (s.54), pusmavi. (s.58) örneklerini verebiliriz. Bu uygulamalar Gökdemir’in şiirine farklı bir gizem katmaktadır. Ayrıca onun kelime dağarcığında eski ile yeni yan yana uyum içinde durmaktadır. Bu kadar karmaşık ifadeleri bir araya getirmek ve onları kavga etmeden bir barış ortamında buluşturmak doğrusu ustalık isteyen bir beceridir. Bunu da Gökdemir, şiir yazma yeteneğiyle başarmıştır.
 
Aşkumar, imgesel anlatım bakımından da oldukça zengindir. Şiirde imgesel gösterge, şairin kendisine mahsus olduğu için alışılmamış, daha önce duyulmamış bir bağlaştırma biçimde kendini gösterir. Türk şiirinde imgesel anlatım/ gösterge 1960 sonrasında iyice belirginleşmiştir. Şiirdeki imge; mazmun, metafor, mecaz ve edebi sanatlardan farklıdır. Aşkumar’da geçen imgesel anlatım  örnekleri olarak şunları verebiliriz: Bulut rahmeti, gül şefkati. (s.9), uysal karların inişi. (s.10), sonsuz araf yansısı. (s.12), kanayan gün. (s.20), belkili bekleyişler. (s.27), pembe arzuların esri sevileri. (s.31),  som ışı huzmesi. (s.37),  bengibahar umutlar, nâzeni rengâri düşler. (s.43), cehennemi çoğaltmak. (s.62), müjde bahar, akça yaşamın alınteri. (s.82), arısabrı kuşanan tin.(s.101)
 
Kelime oyunları, kelime birleştirmeleri, cinas ve tevriyeleri, imgesel anlatımları… Gökdemir’in şiirinin gücünü artırmakla beraber okuyucusuna da önemli bir görev vermektedir. Zira onun şiiri bir defa okumakta kavranacak türden değildir. Zira dönüp dönüp okumak, kitabı kapatıp gözünü kapatarak düşünmek gerekmektedir. Şair, şiirin sırlı/gizemli dünyasına yoğun alegorik ifadeler yüklemiştir. Şiirleri bazen bilmece çözer gibi okumak lâzımdır. Yer yer temsili anlatımlar kitaba ayrı bir renk katmaktadır.
 
Asanatlar Yayınları arasından çıkan Aşkumar, 102 sayfadan ibaret olup üç bölüm hâlinde düzenlenmiştir. Bunlar; Aşk ile 14, Davası Gül Kokanlara 15, Umut Hep Var Sonsuza  14 şiiri ihtiva etmektedir.
 
İşletme, İlahiyat, Sosyoloji, Seslendirme  Yaratıcı Drama Diksiyon Eğitmeni eğitimi alan Gökdemir,  özgün bir şiir kitabı ortaya koymuştur. Dostlarımıza Aşkumar’ı okumalarını tavsiye ederim.  
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir