HAYRETTİN TAYLAN
Gönül Dağımızdın Baba
Rahmetli Babam Abdullah Taylan’a ithafen tüm babalara
gösterişsiz kalbinle gül bahçesiydin
aile dağımızın yücelen zirvesinde her daim yeşeren bağdın
emek ile sevginin koşu bittikten sonra koşan atı gibi koşandın
korku ile sevginin aynasında tarandığımız umut ve dayancın varlığıydın
bir bağdan bir dağa, Bir dağdan bir çağa atlayan adımdın
ilk ders, ilk o’kul, ilk öğretmen, ilk hece gibi ilklerin iliğiydin
karakter atlasımızın renklerini tamamlayan sevgi gökkuşağıydın
kendimize dönüşümüzün yolu, yolumuzun dönüşüm kavşağıydın
azmin, vicdanın, çalışkanın takvimi gibi okuyordum her gününü
gönül bağrımızda dev bir çınardın, bülbül gibi dinle nidamı
her gün bir eksiği düğümleyen dünyanın sihriydin
her daim yanımızda sıra dağlar gibi uzanan güvendin
ekmek ile su gibi şah damarımızı besleyen azim kalesiydin
ben’de bakıp seni görmeler bakışında durulanıyorum
ben’de akıp giden fırat gibi zülaldin, hasrettin, şifaydın
ben’de esip rüzgara kardeş olan güzelliklerin esintisiydin
ben ‘de kavrulan sıcak dostlukların, cömertliğin kitabıydın
ben’de toplanıp yeşeren karakter filizinin ormanıydın
teslimiyet hilalin gönlümüzde, helal bir gelecek
samimiyet toprağın yolumuza vatan gibi hür seçenek
iyi niyet çiçeklerinle bal yapan arılar gibi tatlı dillin bize gelecek aynası
misafirperverlik, yardımseverlik, azmin bize hediye aynası
seni görüyoruz, tüm güzellikler, iyiler, dersler haritasında baba
tüm sevgileri, iyilikleri, azimleri, güzellikleri topladım belki seni toplarım
tüm tecrübelerin dağını deldim, tüm derslere okul oldum belki bulurum seni
tüm güzel tavırların çınarında yuva yapan bülbül oldum
belki seslenişe kavuşurum diye
tüm gidenlerin ardına baktım, belki seni görürüm diye
tüm ağlayanların gözyaşlarına katıldım, her damlada bereketin
tüm sevgilerin seliyle sürüklendim, belki bulurum seni
tüm özlemlerin diliyle yazdım seni, belki anlar hasret yüreğim baba…