LEYLA KARATAŞ
Gün Islığı
Daha otuz beşinde
Köz düşmüş kalemine
Arsız şiir revan olur
Sığmaz ki sabırlara
Harlanır yeniden
Nar çiçeklerinin selamını getirir
Gönül mevsiminden
Fesleğen kokulu bir yeminin dalından
Kopar yeniden sevda
Dolunca bahçelere çocuk ruhu
Yenice gelmiş gibi yoldan
Nefes nefese
Pencereden seslense
Tüldeki çiçeklerden
Kırık bir camdan süzülürken ay
Süzse esvaplarımı
Rüyalarımdan öpse beni
İlaç yerine sürse tenini
Sarılsak geceye
Sönerken şinanay
Sen koksa pamuk yorganlar
Yansıyan mest olmuş ışıkta
Ne zaman konuşsa ne saat…
Şöyle uzansan yanıma
Heyhat!
Bin utansa bir tutarken
Güle düşen pembelerden
Kirpiklerimden yanaklara
Yayılırken yangınlar
Susun periler vakit var daha
Yıldızları sensiz beklerken
Gün ıslığı uyandırsın sabaha