Kültürel Miras Taşıyıcısı"
Hayri Dev'in
Sanat Mirasını
Oğlu Yaşatacak


Denizli'nin Çameli ilçesine bağlı Gökçeyaka Mahallesi'nde yaşayan 63 yaşındaki Bayram Dev, üç telli saz (cura), kabak kemane, çam düdüğü gibi yöresel enstrümanları yapmayı ve çalmayı Denizli'lerin "Koca usta" dedikleri babası Hayri Dev'den öğrendi.



"Babam kimseye 'hayır' demezdi"
Bayram Dev, babasının kaybetmenin üzüntüsünü derinden yaşadığını belirterek, "Babamı tüm dünya tanıdı ama benim gözümden bakacak olursak 85 yaşına kadar hep güler yüzlü biriydi. Benim koca ustamdı. Çok iyi biri, hiç kimsenin kalbini kırmayan, kimseye 'hayır' demeyen bir insandı." dedi.
Hayri Dev'in büyük bir kültürel miras bıraktığına dikkati çeken Dev, şunları söyledi:
"Kardeşim enstrüman yapmıyor, o daha çok icracı. Babamın değeri Fransız araştırmacı Jerome Cler'in onu keşfetmesiyle anlaşıldı. Ondan önce babam düğünlerde köy çalgıcısıydı. Fransızların gözüyle profesör oldu. 7-8 defa yurt dışına konsere gitti. Fransız çocuklara ders verdi. Böylelikle tüm dünyada tanındı."
“Çam düdüğü, çok özel bir çalgı”
Babasının kendisine UNESCO tarafından "Yaşayan İnsan Hazinesi Kültürel Miras Taşıyıcısı" seçilmesini sağlayan çam düdüğünün bütün inceliklerini öğrettiğini anlatan Dev, çam düdüğünün çok özel bir çalgı olduğunu, herkesin bu enstrümanı yapamayacağını ve çalamayacağını dile getirdi.
Dev, çam düdüğünün çam ağacından yalnızca nisan ve haziran ayları arasında kesilen çubukla yapılabildiğini, çamın kabuğunun sadece bu dönemde soyulabildiğini, yılın geri kalanında kabuğun ağaca yapıştığını, dolayısıyla enstrüman yapımında kullanılamadığını belirtti.
Soydukları çam kabuğunu, nota deliklerini açtıkları kargıyla birleştirdiğini anlatan Dev, daha sonra yine çam kabuğundan yaptıkları ağızlık kısmını eklediklerini söyledi
Dev, çam düdüğünün yapıldıktan sonra hemen çalınamadığını, ağızlık kısmının, enstrüman çalınmadan 2 gün önce suyla ıslatılıp beklemesi gerektiğini anlattı: "Bunun en önemli özelliği hiçbir müzik aletinde olmayan bir sese sahip olması. Yani neye ve kavala benzemiyor. Sipsiye hiç benzemiyor. Kalın bir sesi ve sesi az çıktığı için özel bir enstrüman. Babam buna 'gizli düdük' diyordu. Nedeni de ormanın bir yamacında çalarken diğer tarafından duyulmaması." dedi.
Hayri Dev Kültür Merkezi
Dev, babalarından devraldıkları kültürel mirasının kendilerine büyük bir sorumluluk yüklediğini, bunu yaşatmaya çalışacaklarını dile getirdi:
"Bu kültürel mirası babamdan devraldık. Ben de çocuklarıma ve hevesli olanlara yöresel enstrümanları yapmayı ve çalmayı öğretiyorum. Bunun kaybolmaması için elimizden geleni yapacağız. Çocuklarıma ve öğrencilerime öğreteceğim. Hayri Dev'in mirası yaşayacak ve yaşatacağız. Yakın zamanda Hayri Dev Kültür Merkezi açılıyor. Benim orada bir atölyem olacak. Bu atölye orada devam edecek hem öğreteceğiz hem de söyleyeceğiz."
HAYRİ DEV | Çam Düdüğü