NECATİ SARICA
Kendini Çoğaltan Bir Şiire Karşı Duramadığım
Uygunsuz ve kaçamak baktığım aynaların acısıyla
kendi içinden geçen rüzgârı yağmur gibi dökülen
kan içinde kendini çoğaltan bir şiire karşı duramadığım
Her şeyi gören gözlerin fısıldadığı her yerinden bir sesiyle
boş bir sayfasında esiri olduğum
yoksul bir mimarın kalemine sokak sesleri eklenirken
gün başlar gün biterdi içimde kanadığı her yerden dökülen
Solgun yüzüme bukle saçlarımdan dökülen canımı yakıyordu
dağ dağ üstüne binmiş kan içinde sanki içimde biriken
Bir an oluyordu hayat avuçlarımda sanki
parmaklarımın ucunda kırılan karınca kalpleriydim sanki
bir akşam gümüş rengi balıklarla beraber bir akşam horoz şekerleri
Ürkek ve telaşlı her imgesinde ışıksız bir şehir ateşiyle
çıplaklığını meme uçlarına kadar yükseltmiş bir kadın hayaliyle
Bir şiirine karşı duramadığım kan içinde kendini çoğaltan