NECATİ SARICA
Mardin Benim İçimde
Göz açtım ve kapattım hayatı kerpiç evlerin mahallesinde
baştanbaşa avlusunda paslı bir gecekondu içinde
kimi zaman yaralayacak biçimde yaklaşan
bir sürgün olarak şairin portresine kan düşene kadar
beklediğim eski ve yeni giysiler içinde
taşları bilgilendiren yeni işaretler içimde.
Mardin yeniden keşfedilir olsun diye Mardin’de
kendi kuruluşuna vurgun ruhumun
Mardin’in kuruluşuna vurgun ruhumun
Bu şüphesiz bir yükselişi olarak ruhun
ve sözlerle anlatılamaz ve sözlerle anlaşılamaz
sevmeye hazır her kalbi çarptıran
bir şehrin
güneşin ışığına doğru bakan bu şehrin.
Ve Mardin yeni bir rengini kazanır benimle
sütü ve kanı şekillendiren rengimle.
Doğunun incisi
tertemiz kar gibi
kristal içine konulmuş mor bir zambak gibi
niyet ve istek ile bir daha
bir daha şekillenen kalbimi verdiğim
ben yorulmak bilmez bir yürüyüşçüsü Mardin’in.
Kim aklın kurallarına boyun eğebilir ki burada
yıldızların ışıl ışıl uyuduğu gökyüzünün altında.
Bakışın şaşkınlığıyla ve aklın şaşkınlığıyla
yakından bakılınca akılları yakan bu şehirde.
Şimdi ben sadece bir gezgin değilim
şimdi ben baştan başa Mardin’im
bir bölünme hattı yok burada
Mardin yine Mardin
ben yine benim.
Farkın terk edilmesi için içimde
terkin fark edilmesi için içimde
ben Mardin’in içindeyim
Mardin benim içimde.