İSA KARATEPE
Marejo (Ay Işığı ve Yıldız Yolu)
Saatler zamanı tekrar eden
Birer yalancıdır Marejo
Güven kırıklarıdır şu yüzünde insanların
Taşır sessiz sedasız başkalarının ölümünü
Oysa Marejo yüzüm gülmez çizgi çizgi
Bir sustan öte cümlem ki koynunda
Zamansızlık biriktiren uykunun
Ve kalbinin göğünde eksilen mavisizlik
Emanet bir ay ışığı durur Marejo
Bilmeden gözlerine dokunur med cezir
Ah bulutun üstünde bir deniz ki durur
Şimdi hangi gönül sahilsizliğim
Gel-bile değilken
Git-sin
Kötülük paraya sırdaş anladım
Yokluk ki,
Yakışmaz aynalara Marejo
Hasreti olmazdı bulutsuz düşlerin
Bir yıldız ertesinde bir dağı geçerken
Zifir bir sessizlik dokunurken geceye
Bir taş hasretteyken yosuna
Bir rüzgâr hasretteyken darağacına
Henüz filiz tutmamış fidanlar
Daha vakit var…
Kaçıncı Kerbela’da çoğalırken kötülük
Şu yüreğim cam kırığı değil Marejo
Can kırığıdır
Şu saçlarını rüzgârla götüren
Ve sevda Marejo
Düşsel imgeleri varken maskesinde
Solgun bir kenti taşıyan
Ellerinde tozlu ve yitik
Umutlarını usulca fısıldayan
Hiç rüzgâr değmemiş bir söz gibi
Dururken kaderin yolunda
Neden sabahlar olur Marejo
Yokluğu varken bir sevdanın
Ve yüreğinin, demirden ağırken kirpikleri
Koşarak giderler sevgisizliğe
Kanatlarını sakla Marejo
Bilmezsin bilirim dediğin yerde
Dağıtılmış bir çoban ateşiydi
Gönlümden sulara ve uzak yollara
Ellerini hohlarken ömrümün
Kırağı düşmüştü ilk defa
Hiç büyümeden baharda bir çiçeğin
Saçlarına konması gibi
Sanki yıldızlardan kalabalık
Marejo
Bir sabah daha kalır mı insanlık