ZEYNEP SEYYAH AK
Mutlak Dönüşe İnilti
Dedim kaç defa aynı solukları alır
kendini unutma zehri damarlarına inerken
ve saplanıp kalırken
tekrar aynı nefesleri almakla direnen
bir canavara dönüşene dek bir insan
Bir zaman dilimi olmasaydı gecenin
varlığıma önsözler dizebilir miydi
Şimdi bilmem kaçıncı sayfada telkin ediyorum
saman hamuruyla hazırlanan
kâğıtları siyahın diliyle
Kulaklarımı tırmalayan rüzgârdan alıp
gözlerimi loş bir ışığın yalnızlığına
terk etmek istemiştim sadece…
Ve bu uzun bir düş ölümü
ruhunu tanımadığım zamanlara
ayak uydurmak için
yeltendiğim bir öfke nöbeti
Sesimin fırtınasıyla yıkadığım
masum bir unutuş anı sadece…
Neyi unutmanın peşindeyim neden niçin
kekeme ellerime
hangi cümleyi nerede
ne zaman söyleyeceğini öğütlediğim
bir an bu sadece
Fakat her saniye, saatler, çığlıklar
göç halinde
başıboş vahşileşmiş zihnimdeki anlamlar
Ve duygusu
sürüyü dağıtmak için kurdun hamlesini beklemek gibi
kırkıncı kalbimi onarıyorum
bir sayı daha eklersem kırk birinci geceye döneceğim
kırk-bir-inci sessizliğimin kalbine iliştirerek
Bir senfoni halinde kozamı terk ediyorum
kelebekler gece uçamazlarsa ölürler