Oyun Yazarı
Orhan Kemal
Vefatının 49.
Yılında Anıldı
"Ekmek Kavgası", "Murtaza", "72. Koğuş" ve "Gurbet Kuşları"nın da aralarında olduğu çok sayıda unutulmaz esere imza attı. Roman ve oyun yazarı Orhan Kemal Vefatının 49. yılında anıldı


Babasının 1930'da Ahali Cumhuriyet Fırkası'nı kurmasının ardından gelişen olaylar sonucu ailesi Suriye'ye zorunlu göç etti. Kemal, ortaokul son sınıfta öğrenimini bıraktı.
Orhan Kemal, daha sonra Adana'ya geri dönerek, tarım fabrikalarında işçilik, dokumacılık, ambar memurluğu ve kâtiplik gibi işlerde çalıştı.
Milli Mensucat Fabrikası'nda işçi olan Nuriye Hanım ile 5 Mayıs 1937'de evlenen yazarın bir kızı ve 3 oğlu dünyaya geldi.

Bursa Cezaevi'nde tutukluyken, aynı cezaevinde yatan Nazım Hikmet'le arkadaş oldu. Kemal, ünlü şairin roman denemelerini beğenmesi üzerine roman yazmaya başladı.
Orhan Kemal'in ilk düzyazısı, "Baba Evi" romanının bir bölümü olan "Balık" 1940'ta Yeni Edebiyat gazetesinde okuyucuyla buluştu.

Öyküleri 1942 ve 1943'te "Yürüyüş" ve "İkdam" gazeteleriyle "Yurt ve Dünya" dergisinde yayımlandı. Kemal, 1951'de İstanbul'a gelerek, roman ve tefrika öyküler kaleme almaya başladı.
"Kardeş Payı" öyküsüyle 1958'de "Sait Faik Hikaye Armağanı"nı kazanan yazar, "Önce Ekmek" ile de 1969'da Sait Faik Hikaye Armağanı ve Türk Dil Kurumu tarafından verilen "Öykü Ödülü"ne layık görüldü.

Kemal, farklı yıllarda kaleme aldığı "72. Koğuş", "Murtaza", "Eskici Dükkanı", "Kardeş Payı" adlı eserlerini oyunlaştırırken, "72. Koğuş" eseriyle 1967'de Ankara Sanat Severler Derneği'nce "En İyi Oyun Yazarı" seçildi.
Babaannesinin soyunun bulunduğu yerleri gezip not almak ve "93'ten Bu Yana" adıyla ailesinin hikâyesini yazmak amacıyla 1970'te Bulgar Yazarlar Birliği'nin çağrısı üzerine Sofya'ya giden yazar, kalp krizi sonucu tedavi gördüğü hastanede 2 Haziran 1970'te hayatını kaybetti. Cenazesi Türkiye'ye getirilen yazar, 5 Haziran 1970'te Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.

48. Orhan Kemal Roman Armağanı'na Faruk Duman layık görüldü
Orhan Kemal anısına verilen "48. Orhan Kemal Roman Armağanı"na, "Sus Barbatus" isimli eseriyle Faruk Duman layık görüldü.


Öğütçü, bu etkinlikler sayesinde çok değerli yazarları tanıdığını ve unutulmaz anılar edindiğini aktardı:

Törende, 48. Orhan Kemal Roman Armağanı, Öğütçü tarafından, Faruk Duman'a takdim edildi.


Ilgaz, Orhan Kemal'in 1962 yılında "Eskici ve Oğulları" kitabını Rıfat Ilgaz'la beraber Ak Kitabevi'nde bastırdıklarını aktardı: "O zamanlar babamın kitaplarını basmaya pek çok yayınevi yanaşmıyor. Babam ilaç borcunu ödemek için Cağaloğlu'nda 'Hababam Sınıfı'nı bastıracak yayınevi arıyor. O zaman Ak Kitabevi bin lira veriyor veriyor babama. Yolda Orhan ağabeye rastlıyor, ona anlatıyor.
Orhan Kemal de Cumhuriyet gazetesinde tefrika halinde yayımlanan 'Eskici ve Oğulları' kitabını aynı yayınevine götürüyor ve bin lira da ona veriyor yayınevi. Sonra beraber güzel bir yemek yiyorlar."

Kütüphane Müdürü Süheyla Acar ise Orhan Kemal'in ailesine, 48 yıldır sürdürdüğü ödül töreni için teşekkür ederek, Orhan Kemal okurlarıyla bir arada olmaktan çok büyük mutluluk duyduğunu dile getirdi.
Cihangir'deki Orhan Kemal Müzesi'nde yazarın fotoğrafları, kitaplarının ilk baskıları, çalışma masası, mektupları, gözlüğü ve kıyafetleri gibi pek çok hatırası sergileniyor.
Orhan Kemal Vefatının 49. Yılında Anıldı
Orhan Kemal'in edebi kimliği

Tarla ırgatlarından fabrika işçilerine uzanan, çalışanları, işsiz insanları ve ekmek kavgası veren yoksulların yaşamını anlatan yazar, şiir, roman, öykü, oyun ve senaryo olmak üzere beş farklı alanda eser verdi.
Orhan Kemal’in 27 romanı, 12 öykü kitabı, 5 oyunu, çeşitli dergilerde basılmış şiirlerinin yanı sıra, 9’u filme alınmış 10 senaryosu ve 3 film öyküsü bulunuyor.

"Orhan Kemal'in yazar olarak ayağı hep topraktaydı"
Orhan Kemal'in vefatının ardından bir yazı kaleme alan Kemal Tahir, usta isme ilişkin şu değerlendirmeyi yapmıştı:
"Bir toplumun aydınları, kendi güçleriyle yaşama umutlarını yitirdikleri çizgide, kendi gerçeklerini artık merak etmez olurlar. Kendi gerçeklerinin yerine yabancı gerçekleri, çoğu uydurma kalıpları ortaya koymaya çabalarlar. Mucizelere – hem de inanmadıkları halde – umut bağlarlar. Yüz kez denenmiş yok edici bataklardan çıkış yolları umarlar. İşte, Orhan Kemallerimizin ardından yaktığımız ağıtların, geçim yoksulluğu iniltilerinin kaynağı budur."
Yazar Yaşar Kemal de Orhan Kemal'in ayağının hep toprakta olduğu tespitini yaparak, "Orhan Kemal'e kadar hiç kimse, çalışan insanı iş başında vermedi. O, bunun büyük özelliği. Bir çizgiyle bir insanın karakterini bir anda çizmenin en büyük ustasıydı. Romanlarındaki, hikâyelerindeki kahramanları konuşturması, hiçbir yazara nasip olmayacak kadar güzeldi. Orhan Kemal'in yazar olarak ayağı hep topraktaydı." şeklinde görüşlerini aktarmıştı.
Orhan Kemal'in toplumcu gerçekçi bir yazar olduğunu vurgulayan yazar Adnan Özyalçıner ise "kara mizah" anlayışına da vurgu yaparak, "Tüm yaşantısı boyunca, toplumun yoksul, ezilmiş horlanmış insanlarıyla, onlardan biri olarak geçirdiği günler, ona küçük insanın en katı gerçeklere bile bakışındaki kara mizah anlayışının o hüzünlü, iç burkucu havasını katmıştır. O yüzden de Orhan Kemal, en katı gerçekler karşısında bile geleceğe olan güven duygusunu yitirmemiş, sonuçta aydınlığa açık kapıları belirlemeden geçememiştir." demişti.
Bazı eserleri
Öykü
"Duygu", "Menevşe", "Ekmek Kavgası", "Pezevenkler", "Sarhoşlar", "Çamaşırcının Kızı", "72. Koğuş", "Grev", "Arka Sokak", "Kardeş Payı", "Babil Kulesi", "Dünya'da Harp Vardı", "Mahalle Kavgası", "İşsiz", "Önce Ekmek", "Küçükler ve Büyükler"
Roman
"Baba Evi", "Avare Yıllar", "Murtaza", "Cemile", "Bereketli Topraklar Üzerinde", "Suçlu", "Devlet Kuşu", "Vukuat Var", "Dünya Evi", "Gavurun Kızı", "Küçücük", "El Kızı", "Hanımın Çiftliği", "Üçkağıtçı"
Oyun
"İspinozlar", "72. Koğuş", "Murtaza", "Eskici Dükkanı", "Kardeş Payı"
Orhan Kemal'in aynı adlı eserinden uyarlanan
Gurbet Kuşları filmi