ZEYNEP SEYYAH AK
Ruhumun Akisleri
Bir duruşun vardı her ana
Karanlıklara sürgü çekince kâinat
Mabedime inerdi gölgelerin
Sıratı geçen halini kıskanırdı melekler
Sen hep böyle yapardın
Bir kokun vardı bütün rüzgârları sarhoş eden
Yanık kor kül kokusu kalbinin yeri
Ben ise oradan hiç çıkmak istemem
Zamanın raksında öylece duran
Şafak söküklerinde olsam bile
Kurulmuş bir parça ay gibi duracağım karşında
Gözlerinin götürdüğü bütün şehirlere
O duruşun esrik bakışların
Sorgulayıcı halini anlatır durur mürekkebin
Nerede görsem tanırım
Aşikârdır gönlümde mor cümlelerin
Sonsuz ırmaklara kapılıp okyanuslara dönülmez olurum
Senin sözlerin hep mi böyle keder tutkulu
Yaşam ıstıraplı pencereler açma, açma gözlerimizi
Kutlu ölümlerin dönüşüdür kalbimdeki bu seferler
Hâkimdir devranına hüzün gözleri açma açma gözlerini
Bağlanır siyaha bütün renkler düğümleri çözülür ellerin
Sonra şen şakrak çocuklar terk eder arka bahçelerin tenhasını
Sabahım
Bu görkemli billur sürüsü yağmura el sürmesin hiç kimse
Kifayetsizlik canımı acıtıcı bir pusuya sürüklüyor
Sahip olduğum tek şey izlerimdir
Ki o izler süsler şehrimi
Kalabalık ruhumun tenhasını
Sen ey varoluşumun ıstıraplı çemberi ömrüm
Sıcak demir hangi ellerde kıvam bulur ansız
Hangi şekli alır acı
Söyle ruhumun akisleri