İSMAİL OKUTAN
Rüzgâr Söküğü Yapraklar
Öyle bakmayın yüzüme, öyle bakmayın
Öyle vurmayın yüzüme sevgili dolunayım
Öyle bir şeydir ki yokluğun
Öldürücü bir darbedir sürgün gibi
Öyle bir fulya
Öyle bir filiz
Öyle sürgün verir
Beyinleri, betonları delip geçer.
İçi çatışma dolu kalplerin anlamadığı
Taşlaşmış gönüllerin ağlamadığı dünyayı
Terk edip gitmek nergis kokulara
Uzaklaşıp terk etmek korkuları
Sokak aralarında müzmin kötülüğün muhterisleri dolaşır
Rüzgâr söküğü yapraklar savrulur.
Korkunun içinden çocuklar
Sancıların içinden kadınlar geçer
Dağ başlarında ürkek ceylanlar gibi.
Boş bir şeydir dünya
Anlamı kalmaz hiçbir şeyin.
İçi çelişki dolu kalplerin çalamadığı bir hayat kaçar gözüme
Baharı getiren gülümseyişlere koşarım
Bahçeler üşüşür içime yeşillenerek.
Dinmeyen bir hasret esintisiydi her şey
Çocuklarla yeni sürgünler verir hayat
Öyle bakmayın yüzüme, öyle bakmayın
Öyle vurmayın yüzüme sevgili dolunayım
Bakışlarından bir kıyamet kopuyor şimdi
Mahzun olmuş çocukların.