EYYÜP AY
Rüzgâr ve Kadın
Karanlık bir geceydi
Gönlüm parça parça simsiyah insan lekesi
Bir kadın rüzgârla konuşuyordu
Kan kırmızı, şarap dökülüyordu dudaklarından
Bir fener yanıp-sönüyordu gözlerinin içinden
Çocukluk anılarına eşlik eden birkaç damla gözyaşı ve hüsran
Rüzgârla dans eden çırılçıplak bedeni
Öyle hoş öyle narin
Dokunmasam atlayıverirdi ardına bakmadan
“İnsan insanda tanır kendini”
Vedalaşmadan giderdi ardından kalan sevgili
Hep böylemi olacaktı
Varsın öyle olsun “istediğin gibi” dedi
Ortadan ayrılmış üzüm karası saçlarından gökyüzü beliriverdi
Ay ve birkaç yıldız peşi sıra indi semadan
Ay göğsüme doldu, yıldızlar tutundu saçlarından
Göz-göze geldik o an
Ben ağlıyordum onda gözyaşı ab-ı revan