ZEYNEP SEYYAH AK
Bağışla Israrımı
Gönlümün sonsuz kesiştiği yolsun sen
Bir tufan sonrası sessizliğine çekilen her şey gibisin
Bir daha rastlanmayacak sana
İzin izim olmayacak korkusudur bu tedirginlik
Bağışla bu ısrarımı
Kırk zaman dalgaların elinde yıkansa bu hayat
Derinliğini keşfedemeyecek kalbim aklım ve ruhum
Kum saati gibi dizilip akacak ardından her sözüm
Hem mekânsız
Hem güzergâhsız
Bir efsun gibi dolaşacaksın harflerimin içinde
Ne çok isterdim anlatmayı oysa
Bendeki seni her an eksilen harflerime
Coşkun bir su gibi yol almak istercesine eksilen
Ne çok isterdim hükmüne razı kalabilmeyi
Sükûtumda gizli serzenişler ile
Kalemin pişmanlık sarhoşluğu kalır kağıdın damağında
Ben ona seyirci
Son sözü hep sen yazarsın diye
İtaatkâr bir rüzgâr iniltisiyle bekler gibi
Susma hakkını kullanıyor ahenk içinde her cümle
Bağışla ısrarımı
Gecenin ağırlığıdır göz kapaklarıma kapanan
Istırabımı dindirir gibi derin bir uyku şimdi zaman
Bir ölümlük bahşedilmiş gibi hür
Vuslatınla düş kırıklığımdan karanlıkları kovsam
Kırağı gibi harap bahçelerimin canevine düşen sesiyle
Ve şaha kalksa zihnimde ebedî bir mühürle
Cesaret edemediğim sözler
Yine de anlatamaz
Nizam gerek
Avam için
Seyyah için
Bende sen olmak için sebebimi çaresiz kılan sebeptir bu tükeniş
Bağışla ısrarımı
Gönlümün sonsuz kesiştiği yolsun sen