NECATİ SARICA
Seher Vaktinin Feryadıdır ve Söylenmiştir
Yeni bir şiir gözlerinde kanattığım masalının rengiyle
Sözlerimde yıldızların kırılan
Karlar altından sessizce fışkıran bir çiğdem çiçeğinin
Hiç solmayan rengiyle
Bu şiir sade bir kahve içer gibi gözlerinin rengiyle
Karıncanın kırılan ayağından ben yazdıkça kader olan
Bu şiir haykıran
Hıçkıran
O mavi elbiseyi soyunduğun gibi en ince kıvrımlarından
Kırıp döktüğüm aynalardan
Hüzün dolu yüzünle baktıklarından
Bir ekmek parçasına döktüğün
Pikniğe gider gibi koşan serçe kuşların
Bir sinemaya ağladığın geliyor aklıma
Gönlüme dokunuyor gönlünün kırılan sesleri
Bana baktığın kırık dökük aynalardan sökülen bir mahzun bakışınla
Sen baktıkça yanan aynalardan geçip gelince gecelerinin içine
Kırık dökük oyuncaklarla büyüttüğüm kalbimi ben
Yerinden çıkarıp yastığın altına koyduğum
Her köşesinde bir efkârım duruyor
Ve dokunduğum
Zamanı durduran dokunduğum
Ve dudaklarına dokunduğum
Göklere yükselen bir deniz kıyısında dokunduğum ormanlarına
Ve ayağının başparmağından öptüğüm
Kanser olmuş gül mevsimlerinde
Doğru ya
Dün gitti diye bakarsın aynalara belki sen
Gün bitti diye bakarsın aynalara belki sen
Ne varsa bende hüzün
Ne yoksa bende hüzün
Silinse bile benim sende yüzüm
Susmanın içinde büyüse bile
Seher vaktinin feryadıdır ve söylenmiştir
Beklediğim
Tükendiğim
Her yanımda taşların olduğu
Ve taşların çatladığı sabrın dudaklarında