NECATİ SARICA
Ve Yalnızlık Şarkıları IX
Ve yalnızlık; kaderinden usanmış gönül kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; elleri koynunda analar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kalbin teri kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; karanlık gecelerde bekçi düdükleri kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; çapraz kesilmiş bir bilek kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; geçmişin gölgesinde kalan yalnızlık
Ve yalnızlık; kurumuş kirpikler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; vakitsiz bir kiraz kadar yalnızlık tüm yaralarıyla
Ve yalnızlık; mahzun bir gülüş kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; heyecandan avuçların terlemesi kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bir adam bıçaklamak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bıçağın ete saplanması kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; imdat ateşleri kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; eskimiş şeylerle avunmak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ödenmeyen borçların kefilleri kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; yerini bulamayan kapılar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ışıksız bir şehir kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ha olmuşum ha olmamışım diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; cebimde buruşmuş paralar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; evin yolunu şaşırmak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bozuk paralar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; sudan çıkmış balık kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ağlarda çırpınan balıklar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; hep arka sokaklara benzeyen yalnızlık
Ve yalnızlık; umumhane ye düşen bakire kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; yıkıcı bir zulüm altında kalanlar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; inanç benzeri sözler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ayaklarıma dolaşan yalnızlık
Ve yalnızlık; evsiz kalmış evcil güvercinler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ağlamaklı bir bakış kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; soğumuş çaylar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; suda eriyen tuz kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; karanlık lambalar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; dizlerimizdeki dermansızlık kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kaçmak için koşarken duyduğumuz kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; yatıp tavana bakarken duyulan yalnızlık
Ve yalnızlık; yorgun atlarla yürümek kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; dünyayı perdeyle kapatmak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; soluk güneşler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; sokağın ortasına kan içinde yatmak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kapkara bir gölge kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; avuntusuz kalmak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; doğar doğmaz üstümüze yakışan yalnızlık
Ve yalnızlık; içtikçe içki şişelerine dolan yalnızlık
Ve yalnızlık; çekilmeyen bir tesbih kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; dip suları ile denizler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; satır başlarında kalan yazılar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; süt gelmeyen memeler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kimsenin çıkmadığı balkonlar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; balkonsuz evler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; başarısız bir intiharın üstüme sinmişliği kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; her şeyin sürekli olması kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ölüm korkusu kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; meydandaki heykel kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kendimi sürekli hatırlamak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kiliseden bozma camiler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bütün avcılardan gizlenmiş bir ceylan kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; başkasız kalmak kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; birinin hiç durmadan ıslık çalarken yaşadığı kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bu karanlık ne iyi bir şey diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; insanın içinde durmadan yanan bir şey kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; karanlıkta akan kan kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; sabah olup ay ölürken duyulan yalnızlık
Ve yalnızlık; küçük karaltılar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; soğuk sobaların külleri kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; soğuk sobalar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; yanmayan bir mum kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; doğuramaz bir kadın kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kırılmış bardaklar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; annesi ölen çocuklar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; hiç okunmayan kutsal kitap kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; güneşin geceden utanması kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kimsenin inanmadığı bir din kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ölenleri gömmek kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; yere atılıp söndürülen sigara kadar yalnızlık
Ve Yalnızlık Şarkıları IX