NECATİ SARICA
Ve Yalnızlık Şarkıları XVII
Ve yalnızlık; yarım kalmış mektuplar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; saçlarıma kumlar dolmuş diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; bir papatya çizmeyi bile unutan yalnızlık
Ve yalnızlık; otobüse binmeyi öğrenemeden düşen yalnızlık
Ve yalnızlık; sokaklara kurulmuş tahta barikatlar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; itina ile örtülmüş dantellerini altında kalan yalnızlık
Ve yalnızlık; derin sularda çırpınan yalnızlık
Ve yalnızlık; limanı da yaktığım ateşin gölgesinde bekleyen yalnızlık
Ve yalnızlık; dört duvar korkuları kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; sabahın yanına boylu boyunca uzanıp uyuyan yalnızlık
Ve yalnızlık; dalgınlıklar i̇çinde yaşadığım yalnızlık
Ve yalnızlık; eski bir alınganlığı alıp koynuma yaşadığım yalnızlık
Ve yalnızlık; ayağı kırık bir sandalyenin yaşadığı yalnızlık
Ve yalnızlık; mum alevinde yanan pervane kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bir kamburun kamburunda yatan yalnızlık
Ve yalnızlık; beyaz gömlekte bir leke kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ağlanmış bir mendil kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; vedalarda salınan bir mendil kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bir yürek sızısı kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bakacak bir çift göz bulamadan yaşanan yalnızlık
Ve yalnızlık; topraksız bir saksı kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; yanılgıdan yenilgiye doğru giden bir yalnızlık
Ve yalnızlık; kalemin kağıda değdiği yerde ki yalnızlık
Ve yalnızlık; kedilerin parasız pulsuz bakışları kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ameliyata geç alınmış kanamalı bir hasta kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; gölgemi süzerken yaşadığım yalnızlık
Ve yalnızlık; falcıların sözleri karşısında kahverengi bir yalnızlık
Ve yalnızlık; ellerimdeki bir titreme kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; sıkacağı mermileri tutarken yaşadığım yalnızlık
Ve yalnızlık; boşluğa çiziktirilmiş yazılar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; çinden getirilmiş bakışlar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; su verilmez bir plastik çiçek kadar yalnızlık