Taçsız Kralı
Yönetmen, Oyuncu
ve Senarist
Yılmaz Güney
Vefatının 34. Yılında
Anılıyor
Sinemanın taçsız kralı yönetmen, oyuncu ve senarist Yılmaz Güney vefatının 34. yılında anılıyor.

Güney, ilköğrenimini ve liseyi Adana'da tamamladı. Lise yıllarından itibaren harçlığını çıkartmak için çeşitli işlerde çalışmaya başladı. Güney'in aynı dönemde yerel dergi ve gazetelerde yazıları yayımlanmaya başladı. Usta yönetmen, And Film ve Kemal Film şirketlerinin bölge temsilciliklerinde film dağıtıcılığı yaptı.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne 1956'da giren Güney, 1957'de ayrılarak İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne kayıt oldu.

On Üç Dergisi'nde yayımlanan "Üç Bilinmeyenli Eşitsizlik Sistemleri" adlı öyküsünde komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle yargılandı. Güney, 1961'de 18 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yönetmen Güney, 8 ay Konya'ya sürgün cezası alması sonrasında eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı.
Yönetmenliğini Lütfi Akad'ın yaptığı "Hudutların Kanunu" filmiyle "Çirkin Kral" lakabını aldı. Güney, 1964'te "Kamalı Zeybek" filminin çekimlerinde tanıştığı oyuncu Nebahat Çehre ile evlendi.

Başarılı yönetmen, 1968'de Güney Film Yapım'ı kurdu ve aynı dönem "Güney" dergisini çıkarmaya başladı. "Güney" dergisinde sinema ve sanatla ilgili görüşlerini, şiir ve öykülerini yayımlamaya başladı.
Yılmaz Güney'in, senarist, yönetmen, yapımcı ve başrol oyuncusu olarak yer aldığı "Umut" filmi, 1970'te Adana Altın Koza Film Şenliğinde "En İyi Senaryo" ve "En İyi Erkek Oyuncu’ ödüllerini aldı. Sanatçı, aynı yıl Fatoş Süleymangil ile evlendi.
"Ağıt", "Acı" ve "Umutsuzlar" adlı üç filmiyle 1971'de Adana Altın Koza Film Şenliği'ne katıldı. Güney, En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Görüntü Yönetmeni, En İyi Senaryo ve En İyi Film Müziği ödüllerini topladı.

"Boynu Bükük Öldüler" romanıyla Orhan Kemal Roman Ödülü'nü kazanan Güney'in mahkûmiyeti, 1974'te çıkarılan Genel Af Yasası ile sona erdi. Aynı yıl, yönetmen, yapımcı, senarist ve başrol oyuncusu olarak yer aldığı "Arkadaş" filmini tamamladı.
Çukurova'da çekimlerine başladığı "Endişe" filmi sırasında cinayet suçlamasıyla tutuklandı. Hapishanede 5 yıl geçirdikten sonra, izinli olarak çıktığı Isparta Yarı Açık Cezaevi'nden firar ederek Fransa'ya kaçtı.

Senaryosunu Güney'in yazdığı, yönetmenliğini Şerif Gören'in üstlendiği 1981 yapımı "Yol" filmi, 1982'de Cannes Film Festivali’nden Altın Palmiye ödülüyle ayrıldı.
1982'de Türk vatandaşlığından çıkarılan Yılmaz Güney, Fransa'da 1983'te çektiği "Duvar" filmiyle 1984'te Cannes Film Festivali "Jüri Özel Ödülü"ne aday gösterildi.

Eserleriyle yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda ödülün sahibi oldu. Güney, 114 filmde oyuncu, 26 filmde yönetmen, 15 filmde yapımcı, 64 filmde ise senarist olarak yer aldı.
Hayatının son yıllarını Paris'te geçiren sanatçı, 9 Eylül 1984'te, mide kanseri sebebiyle Fransa'da hayata veda etti. Paris’te Pere Lachaise Mezarlığı'na defnedildi. Ölümünden sonra kurulan "Yılmaz Güney Vakfı" eşi Fatoş Güney öncülüğünde eserlerini korumaya ve yayınlamaya yönelik çalışmalar yürütüyor.